Beklentilerimizin çok üstünde bir şehir; Lviv

Gezmelere doyamayanları ama çok para harcamaktan da şikayetçi olanları bu tarafa doğru alalım. Çünkü gönlünüzce yiyip içebileceğiniz, fazlasıyla gezilip görülecek yeri olan, şirin mi şirin, nefes alan bir şehre götüreceğiz sizi. “Şşşt” deseniz Polonya’dan duyulacak kadar Polonya’ya sınır olan Ukrayna’nın Lviv şehrine gidiyoruz. Lviv şehrine ait önerilerimizi, gezilip görülecek ve yemek içmek için ideal yerleri paylaşacağız.

Oturmaya Mı Geldik, Gezelim Görelim!

Lviv’de o kadar çok gezilip görülecek kiliseler, meydanlar, müzeler, heykeller, katedraller var ki! Hepsini olmasa da bizce en güzellerini ve görmeniz lazım.

şehirnotları-rynoksquare

Rynok Meydanı: Hemen yukarıda gördüğünüz Rynok Meydanı, UNESCO’nun kültürel miras listesinde yer almakla birlikte, şehrin kültürel, siyasal ve kamusal merkezi. Mimari olarak da oldukça güzel ve etkileyici. Nefes aldığınızı hissedeceksiniz. Etrafta bir sürü kafe göreceksiniz. Birine oturun ve yoldan geçenler insanları izlemeye koyulun. Huzur dolacaksınız.

Opera House: Lviv Opera House, Avrupa’nın en güzel opera binalarından. Mimarın binayı nehrin üzerine yapmak istemesi söylentilere sebep olmuş olsa bile 1200 kişi kapasitesi ile bina bugün dimdik ayakta ve Rynok Meydanı’nda sizi karşılıyor.

şehirnotları-lviv2

Town Hall: Şehri tepeden görmek için hiç bitmeyen merdivenlere tırmanmanız gerekiyor. İşte bu merdivenlerin olduğu kule Town Hall. Biz en güzel fotoğraflardan birkaçını burada çektik. Hemen yukarıda da bu fotoğraflardan birini görüyorsunuz. Dolayısıyla biraz merdiven çıkmaya kendinizi hazırlayın deriz.

şehirnotları-lviv9

Ama bilginiz olsun dik ve dar bir kulede döne döne çıkıyorsunuz o merdivenleri. Klostrofobisi olanlar için biraz sıkıntılı olabilir.

Shevchenka Avenue (Bulvar): Rynok Meydanı’ndan yürüyerek Shevchenka Bulvar’ına ulaşabilirsiniz. Burası da şehrin en lüks caddesi. Uzun bir cadde olmadığı için yaklaşık 10 dakika içinde tüm caddeyi yürüyebilirsiniz.

Potocki Sarayı: Neo Rönesans mimarisinin en güzel örneklerinden. Borok tarzında inşa edilmiş bu sarayda Polonyalı Poticikiler oturmuş vakti zamanında. Şimdi ise Lviv’e ait sanat eserlerinin sergilendiği bir müze olarak kullanılıyor.

Lviv Tren İstasyonu: Lviv’e gitmişken tarihi tren istasyonunu da görmenizi tavsiye ediyoruz.

St. George’s Katedrali: Tepede kurulu olan St. George’s Katedrali’ne gitmek biraz yorucu olacak ama buna değer. 1744-1760 yılları arasında yapılmış Rokoko mimarisinin önemli eserleri arasında olan katedralin içerisi oldukça güzel.

St. Olha and Elizabeth Kilisesi: Gotik mimari tarzda yapılmış bu kilisenin girişinin sol tarafından yukarı doğru çıkarsanız sizi tepeden izleyeceğiniz şehir manzarası bekliyor olacak. Yalnız uyaralım, merdivenin basamak sayısı biraz fazla.

şehirnotları-lviv5

The House of Scientists: Burası İkinci Dünya Savaşı döneminde casino olarak kullanılmış inanılmaz ihtişamlı bir bina. Kendinizi adeta bir Rus Çariçesi gibi hissediyorsunuz o merdivenlerde dururken. Zamanında üç Silahşörler filmi burada çekilmiş. Tarihi binaların meraklısı olanların Lviv listesinde yer almalı!

Lychakiv Mezarlığı: 40 hektar alanda 3000 mezarlığa ev sahipliği yapan mezarlık adeta bir açık hava müzesi. Ayrıca bu mezarlıkta sıradan insanlar değil, ülkenin önde gelen insanlarının mezarları bulunuyor.

Apteka Museum – Ecza Müzesi: 1735 yılında eczane olarak kurulan bu müzede ilk eczacılığın nasıl yapıldığına dair tarihi bir geziye çıkabilirsiniz. Meşe ağacından yapılmış yüksek dolaplar, işlemeli porselenler, tarihi dokuya sahip fayanslar… Bu gezi harika olacak. Eczane Yeraltı Laboratuvarı’nda eskiden demir eksikliği problemi yaşayanlara verilen “demir şarap” üretimini görebilirsiniz.

Armenian Cathedral – Ermeni Katedrali:  14. yy’da Lviv’e yerleşen Ermeniler burada kendilerine bir mahalle kurmuşlar ve bir de küçük kilise yapmışlar. Pek çok restorasyondan geçen kilisenin bugünkü halinde eski Rus, gotik ve Ermeni mimarisinin esintileri görülür.

şehirnotları-lviv12

Dim Legend: Burası 3-4 katlı bir kafe, restoran. Yine içeride hapishane konseptli yemek yeme alanı gibi enteresanlıklar mevcut. Ama buranın asıl olayı, hem binanın dışındaki ejderha figürleri, hem de tepesindeki bacadan bozuk para atıp, demir borudan geçirmeyi başaranların dileklerinin gerçek olacağına inanılması…

Kayıp Oyuncaklar Müzesi: Tarih kokan müzelerden sonra daha renkli bir müze karşınızda. Burayı kuran kişi, sokakta bulduğu oyuncakları sahiplerinin geri gelip alması dileğiyle bahçesinde görünecek bir yere koymaya başlar. Ve giderek oyuncaklar çoğalarak açık hava müzesi haline gelir.

Striski Pazarı: İçerisinde küçük hediyelik eşyalar ve yöresel kıyafetler bulabileceğiniz bir hal pazarı. Şehre ait hatıra değerinde bir şey satın almak veya sevdiklerinize hediyelik bir şeyler düşünüyorsanız buraya uğrayabilirsiniz.

şehirnotları-lviv7

Lviv Çikolata Fabrikası: İşte en sevdiğimiz. Charlie’nin çikolata fabrikasını andıran dış süslemeleri ve tabii ki eşsiz çikolataları ile kendinizden geçebilirsiniz. Tamı tamına 5 katlı. İkinci ve üçüncü katlarda enfes çikolatalardan birini satın alabilirsiniz.

Lviv Kahve Fabrikası: Çikolatadan sonra bir güzel durak daha. Envai çeşit kahve bulabilirsiniz ve kahve kokuları arasında kaybolabilirsiniz. Alt katında da kahve madeni var ve üstelik gezebiliyorsunuz.

Haydi Gel Yiyelim İçelim

The first Lviv Grill Restaurant of Meat And Justice

şehirnotları-lviv11

Lviv’in meşhur et restoranı. Konsepti biraz değişik yalnız. Tema olarak kara mizah kullanılmış ve dönemin adalet anlayışı aktarılmış. Dilerseniz sizi kafesin içinde kuyuya benzeyen bir alana indiriyorlar. Çünkü dönemin adalet anlayışı, işkence. Siz yemeğinizi yerken alandaki giyotinle peynir keserek zaman zaman şov yapıyorlar.

şehirnotları-lviv13

En meşhur yemeği ise kömürde pişen şaşlık eti. İki kişi maksimum 100 lira ödeyerek doya doya güzel bir yemek yiyebilir ve yanında içkilerinizi içebilirsiniz.

Drunken Cherry

şehirnotları-lviv10

İçinizin ısınmasını ve biraz da kafaları güzelleştirmek istiyorsanız durağınız Drunken Cherry olmalı. Hemen kendinize vişne likörü söyleyin, çünkü hayli meşhur. Sonra da dışarıdaki bar masalarından birine oturup etrafı izleyerek likörünüzü yudumlayın. Kristal bir kadeh içinde servis edilen likörün rengi oldukça cezbedici. Fazla meşhur olduğu için önünde sıra olabiliyor, bilginize.

Kryjivka 

Rynok meydanında bir pasajın içindeki bu restorana girerken askeri üniforma giymiş bir asker size parola soracak. Parola; ‘Slava Ukraina!’ (Kahramanlara şöhret şan!) Cevabı bilirseniz size eski metal bardakta bal likörü sunuyorlar. Bu ikramın anlamı ise “Kryjivka’da herkese eşit davranılır” Mistik bir atmosferde zengin ve leziz Ukrayna yemekleri yiyebilirsiniz. Ayrıca akşamları çıkan gruplar ile beraber siz de şarkı söyleyebilirsiniz.

Baczewski Restaurant

şehirnotları-lviv3

Lviv’in en pahalı restoranı. Tabii en pahalı restoran derken iki kişi max 150 – 200 lira ödeyerek ve doya doya yiyerek ayrılabilirsiniz. Gördüğünüz gibi tatlılarını da kendi imzalarıyla getiriyorlar. Sabahları da saat 11:00’a kadar açık büfe kahvaltı var. Ve ne yazık ki saat 11’den sonra asla kahvaltı vermiyorlar. Ukraynalılar için dakiklik önemliyse demek ki. Ve bir detay daha… Eğer yer bulabilirseniz muhakkak bahçesinde oturun, harika bir atmosferi var.

Gasova Lampa/Gaz Lambası Müze & Pub & Restoran

şehirnotları-lviv16

Lviv’e getirilen ilk gaz lambası örnekleri toplanarak burada sergilenmeye başlanmış. Girişte sizi gaz lambasının mucitleri karşılıyor.

şehirnotları-gasovalampa

Mekanda pek çok likör çeşidi var ve cam tüpler gibi kimyasal kaplarda servis ediliyor. Fotoğrafta gördüğünüz likörlerden 20’li, 40’lı serilerde alabiliyorsunuz. Görüntüleri ve renkleri garip olsa da, tatları gayet iyi. Lviv’de denediğimiz hiçbir içkinin sonrasında rahatsız etmediğini söylemekte de fayda var. Tüp tüp likör içtik, ertesi gün sapasağlam uyandık desek yeridir.

The Most Expensive Galician Restaurant / En Pahalı Galiçya Restoranı

Adından da anlaşılacağı üzere ocağınıza incir ağacı dikecek fiyatları var buranın. Bir diğer özelliği ise Mason locası gibi tasarlanan iç dekoru. Kryjivka ile aynı binada yer alıyorlar. Şehrin yerlilerine %95 indirim sağlayan “local card”ınız olup olmadığını soruyorlar girişte. Olmaması intihar sebebi olacak bu kart maalesef turistlere verilmiyor. İndirim de hayli yüksek, neredeyse bedava vereceklermiş dedirtse de merakınızdan içeri giriyorsunuz. Yemeğinizin sonunda ise ilk önce sahte hesap geliyor, sonra gerçek olan. Hayli şakacılar.

Mazoşist Cafe

Mazoşizmin isim babası Lviv’de doğup büyüyünce böyle bir yer olmazsa olmazdı. Lviv’in meşhur yerlerinden biridir kendisi. Her gelenin poposuna kırbaçla minicik vuruyorlar. Korkmayın korkmayın adının hakkını vermek için bunlar. Ayrıca bu kırbaç ve tokatların seksi kıyafetli garson kızlardan geldiğini de belirtmek lazım.

Pravda Beer Theatre

Ukrayna’nın ünlü bira markası Pravda’ya ait kendisi. İlk katı pub, bira üretimi ve hediyelik eşya dükkanı; ikinci katta Pravda Orkestrası’nın sahnesi, üçüncü katta restoran ve pub bulunuyor.

Coffee Manufacture – Lviv Kahve Üreticisi

Rüya gibi bir kentte mis gibi kahve kokuları. Burada kızarmış kahve bile var, daha ne olsun? Akşamları da canlı müzik oluyor.

Strudel Haus

şehirnotları-lviv8

Elmalı strudeli ile meşhur olan Strude Haus’a sabah giderseniz peynirli omlet ve kahvenin fiyatı yaklaşık 9 lira. Sabahları kampanya olduğundan fiyat bu şekilde, öğlen aynı fiyata bulamazsınız. Biz strudelini denedik fakat anlatıldığı kadar çok beğenmedik. Tabii gitmişken deneyin.

Puzata Hata

şehirnotları-lviv15

Dev bir pasajın içinde self servis esnaf işi bir restoran burası. Merak edenler bir deneyebilir ama açıkçası biz pek tavsiye etmiyoruz. Bir tek borsch çorbası iyiydi, onun dışındakiler oldukça başarısızdı. Konakladığımız evin sahibinin yönlendirmesiyle, son gecemizi burada heba ettik, pişmanız.

Ufak Bir Not: Lviv’in sokak müzisyenlerini mutlaka dinleyin. Rynok Meydanı’nın dört bir yanındaki sokaklara girerek kulağınıza gelen farklı müziklere kendinizi kaptırmak için daha güzel bir an olamaz. Bir kemancıdan Vivaldi ezgileri gelirken, diğer köşeden arp sesleri duyabilirsiniz. Belki akordeon sesinde kaybolursunuz, belki gitar çalan genci hayran hayran izlerken bulursunuz kendinizi. Çünkü Lviv, sokak müzisyenleri kenti biraz da.

 

 

Diğer Makaleler

Keşfet

Keyifle Noel Pazarı Gezebileceğiniz Şehirler

Kışın gelmesiyle beraber hepimizin içini bir yeni yıl coşkusu kapladı. Rengarenk süslerle donatılmış çam ağaçları,...

Antakya’de nerede ne yemeli?

Antakya'yı gezip lezzetleriyle ilgili bir yazıyı buraya bırakmamak, o güzelim mutfağa haksızlık olurdu. Yediklerimle...

İstanbul’un 5 yeşil kalesi

Çoğu zaman kalabalık ve gürültülü şehir hayatından kaçıp kendimizi doğanın kollarına bırakmak istiyoruz. Tüm...

Dijital göçebelerin uğraması gereken 5 muhteşem yer

Hem tatilim eksik olmasın hem de işlerim aksamasın diyenler toplanın!Pandemi süreciyle beraber bir mekâna...

İzmir Seyahat Rehberi: Ege’nin İncisine Yolculuk

Ege’nin incisi, değişmeyen tatil bölgesi, hem insanıyla hem doğasıyla ayrı bir yeri olan, Türkiye’nin...

Fidan Bağışı Yapabileceğiniz Güvenilir Kurumlar

Bugünlerde gündemimiz ne yazık ki oldukça can sıkıcı… Manavgat ile başlayan orman yangınları şu...

Popüler Konular

Yorumlar

CEVAP YAZ

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz